30.7.24

O kadar sevdim ki resmini

Yok yok yine öyle sanılsın diye başlık attım. Yine ekmek yok sana sevgili romantik!

Yıllardan bir yıl, günlerden bir gün oturdum bilgisayarın başına iş hasebi ile vesikalık fotoğraf seçmeye çalışıyorum. Telefon çaldı, araya bir dünya iş girdi derken gözüm daldı gitti fotoğraflardan birine. Büyükbaş tren misali öööyle mükemmel bir ikili olduk bakışıyoruz. Kararlıyım, o bir şey demedikçe tek kelime etmeyeceğim ki bunu bile düşünmüyorum; basbayağı gözüm daldı işte!

Bazen olur öyle dalıp gider, gezer dönerim bir yerlerde; döndüğümde saate de bakarım ama başladığım zamanı bilmez kaybolurum. Aradan kaç dakika ya da saniye geçti hiç bilmiyorum yine. Kendime geldiğimde ya da belki kendime geldiğimi gördüğüm hayalimde, fotoğraf benimle konuşmaya başladı! Anlatıyor da anlatıyor. Dudaklarına bakıyorum hareket yok, gözlerine bakıyorum ağzı oynuyor. Bir gülüyor bir hüzünleniyor. Aslında Mona Lisa gibi mübarek. Ne gülüyor ne somurtuyor. Ne öyle bakıyor, ne bunu demek istiyor tadında dümdüz bir vesikalık işte. Hayır yani teknik olarak konuşamaması gerek ama bilime mi inanayım gördüğüme mi? 

Derken bir şenlik başladı. O konuşuyor ben cevap veriyorum ama ne desem susturuyor beni. Yok yani kaç kişi beni susturabilmiş şu hayatta, kaç kişiye "peki nasıl istersen" demişim. Nasıl eyvallah ederim elin 5x5 fotoğrafına!!! Dedim valla, oturdum dinledim. Öyle güzel anlatıyor ki merak da ediyorum ardı sıra ne gelecek diye. Özel konular bunlar detaya giremeyeceğim...! Kimbilir ne kadar dinledim öylece gözlerimi bile kırpmadan. 

Sonra... Farkettim ki hayal görmüyorum; gayet de kendimdeyim ve gerçekten de duyuyorum sesini. Hani çok sevdiğiniz birinin yazdıklarını okurken, onun sesiyle ve tonlamasıyla okursunuz ya tam da öyle duyuyorum. Tam da bu noktada kendime de getirmek isterim konuyu; umarım sen de benim sesimle okuyacak kadar tanıyorsundur beni. 

Dakikalardır bir fotoğrafı dinleyen, kah gülen kah hüzünlenen ve dahi cevap veren ben birdenbire ürpererek ayağa fırladım ve hızlı adımlarla uzaklaştım olduğum yerden. Şimdi tekrar o fotoğrafı açıp bakmak istiyorum ama aklımdan geçenleri de biliyorsa onları da çürütmeye çalışır diye yüz vermiyorum. Bayramda açar bir hatırını sorarım artık. 

Hayır, doktoruma bu konudan bahsetmek istemiyorum. 

Hiç yorum yok: