28.7.24

Nbr Cnm?

Pek çoğumuzun babasının hayrına çalışmadığı sevgili iş yerlerimizde malumunuz oldukça fazla zaman geçiriyoruz ve çok sayıda insanla -evet iddiaları bu yönde- her gün saatlerimizi geçiriyoruz. 
Takıldığım konulardan biri insanların selamlaşma halleri. Neden kimse "günaydın şey hanım" diyemiyor da "günaydın cnm" diye geziyor koridorlarda? Öncelikle hanımefendi; canınız olduğunu bilmiyordum zira öyle olsam kendimden bilirdim ve arkamdan "bu da neyine güveniyor, neyin özgüveniyle estire estire geziyor?" dediğiniz kulağıma hiiiç ulaşmamış olurdu. Merakını gidermeyi bir borç bilirim cnm, elbette götüme güveniyorum; tatmin olduysan yak bir sigara ve uzaklaş. 

Bunların peşinden "günaydın şeyciiimmm" geliyor;  bakın bunlar da eğlenceli. Onlar daha pis dedikoducu ama kendi güvenli gruplarında konuşuyorlar... sanıyorlar ama "şeyciimm" biliyor musun onlar da güvenilir değil bak biliyorum mesela neler dediğini ve hayır kimsenin 007'si ya da Charlie'nin meleği değilim. Konunun tüm muhatapları ile birlikte ne güldük ama buna anlatamam. Ağzımızdan başka yerlerimizle gülerken ilk etapta biz de şaşkınlık içinde kaldık eksik olmayın. İtiraf edeyim, en sevdiğim grup bu şeyciimm'ler. Gençken ben de düşerdim bu çok zekiyim, of nasıl zekiyim sularına. Büyüdüm baktım şimdi gerçekten de zekiyim lan! 

Çok beklenen bir diğer grup ise gözünün içine bakıp kafasını çevirenler !!! Onlardan kesin bambaşka bir bölümde bahsederim. Belki de görmezden gelirim sevdikleri gibi, bilemedim şimdi. Mehh!

Yani tabi biliyorum kimse kimseyi sevmek zorunda değil de yani bu kadar sahtekarlık da gerekli mi? İnsanlık namına kanadığım da çok oldu, artık kınamıyorum bile. Gülüp geçtiklerimden bahsetmek için buradayım. Daha bir süre buralardayım yani; çok beklersiniz şeyciimler, cnmmlar. kib bye.

Anne Ben Kitap Yazdım

Geçen gün, çok da samimi olmadığım bir arkadaşım: Kitap yazsana sen! Okur, güleriz, dedi. Düşündüm taşındım, e madem komiğim kendi çapımda, kendi çapımda bir okurum da olur elbet diyerek çıktım yola.

İyi bok yedim! Ne yazacağım ben şimdi?!? Top ayağıma gelince, doksana takmak kolay tabi, şimdi düşünüp taşınıp yazmaya kalkınca tıkanıp kalır mıyım? Komik olmam lazım diyerek zorlayıp itici olur muyum? Euripides haklı işte arkadaş! "İnsan endişeden yaratılmıştır".

Eski ve özlü bir sözle havalı girişimi de yaptım, oohhh! İçim rahatladı. Yok be.. Hala düşünüyorum kara kara, böyle başlangıç mı olur???

Biz Kadıköy'lü kızlar biraz deli biliniriz. Biri bir şey diyecek olursa, son çare o deliliğe sığınıp; benim yazacağım kitap sıradan olacak değildi ya! diyerek zeytinyağı gibi üste çıkmasını da bilirim. Önce bir başlayalım da, gerisi gelir nasıl olsa. Eline bilgisayarı alan, iki aşk acısı çekip üç iş değiştiren herkes kitap yazdığına göre ben de yazarım. Canına bile okurum. Belki filmi çekilemez ama belki de köşeyi dönerim, aslanım kaplanım kesseler acımaz be!..!!!